Sen 18 yaşındayken sana hayatını değiştirecek kitabı verebilirim. Ama sen gençliğinin hızı ve hevesiyle sayfalarını atlayarak okur, kaçırırsın okuman gereken cümleleri. Sonra 35 yaşına geldiğinde okuduğunda ancak ağır ağır, okuyabilirsin hayatını değiştirecek cümleyi. Sınavlara hazırlanırken mesela asla bilemezsin okuduğun mesleği sevip sevmeyeceğini. 40 yaşında istifa edip, çiftçi olmaya karar verebilirsin o yüzden. O yaşta ancak anlarsın yanlış olduğunu bir şeyin. Kaç yılında yılın hangi ayında, hangi gününde doğduğun, bir yoldan saat kaçta geçtiğin, evden, işten, okuldan kaçta çıktığındadır sorun. Aşk da böyledir. Kiminle karşılaştığın değil, ne zaman karşılaştığın önemlidir. Birbirinizin hayatları kesişir ama hanginiz ipin neresine hangi an geleceksiniz bilinmez. Ki bazen O’nunla karşılaştığında bilirsin bunu. Ama başkası daha önemlidir o anda. Aklına yıllar sonra tekrar düşüp aradığında bu kez onun hayatında başka biri önem taşır. Hayat koluna taktığın saati...