Bu ülke vatandaşını koruyamıyor! Şöyle ki;
Nasıl oldu da bir minibüs şöförü (halka hizmet eden) genç bir kızı katledebildi?
Şunu çok merak ediyorum, elini kolunu sallayan herkes halk ile bu kadar iç içe olan bir mesleğe sahip olabiliyor mu?
Kim seçiyor bu adamları? Kim bu konuma getiriyor? O zaman bu yoldan geçen bi adamın arabasına binmekle aynı duruma geliyor? Sürücüsü potansiyel katil olan minibüste, kaç kişi ölümle burun buruna geldi?
Ben inanıyorum bu adamdan bir sürü yolcu rahatsız olmuştur. Şikayet edicek ya da şikayeti ciddiye alacak bir kuruluş var mıydı? Belki olsaydı bu adam bu mesleği yapamazdı. Denetimden bahsediyorum.
Ben böyle iğrenç yapıda olan bir insanın trafik kurallarına uyacağına ve taşıdığı insanların sorumluluğunu alabilcek nitelikte olduğuna inanmıyorum.
Minibüs şöförleri ile ilgili bilgiye sahip değilim. Nasıl çalışırlar, bağımsızlar mı, bir yere bağlı mı çalışıyorlar, mafya mı işleri yürütüyor ? Bilemiyorum.
Devlet bilmiyor mu peki? Biliyor.
Öyle üzülüyorum ki, böyle pis insanların, böyle güzel insanlarla aynı havayı solumasına. Veyahut güzel insanlarımızın canlarına mal olmarına. Özgecan'ı koruyamadık. Bir eve yıldırım düştü, ocakları söndü. Peki daha kaç ev daha böyle alev alcak?
Üniversite için İstanbul'a ilk geldiğim senelerde sürekli taksi kullanıyordum. Eee bir süre sonra her gün taksi parası vermek çokta hoşuma gitmemeye başladı. (Ayrıca taksi kullanmak ne kadar güvenilir ? Neyse.) Daha sonra sordum soruşturdum kaldığım yer nedeniyle minibüs kullanabiliyormuşum. İstanbul' u da, karmaşık yolcu taşıma sisteminide açıkcası daha kavrayamamıştım. Üstünde oturduğum semtin adı yazan minibüsü öğrenmiştim, hep ona biniyordum. Fakat o semtin bir sürü minibüsü olduğundan habersizdim. Okulun üst tarafından bindiğimde evime giden minibüse binebilirken, alt tarafından yine aynı semt ismi yazan minibüs'e bindiğimde hiç ama hiç bilmediğim bir yere geldim. Minibüste bi şoför kaldı, bir çaresiz ben. Sonra son durakta inecekken şoföre -burası neresi- diye sordum. Oda benim nereye gitmek istediğimi sordu. Bende bildiğim kadarıyla tarif ettim. Sonra kendisininde tam olarak yolu bilmediğini bir arkadaşına soracağını söyleyip beni bekletti. Ben tabii korkuyorum. Fakat bir deli cesaret güven diyor. Arkadaşıda geldi minibüse.Hala mı aradım, minibüs şoförünün arkadaşına tam adresi Halam tarif etti. Sonrasında beni evimin sokağına götürdüler. Teşekkür ettim, borcumu sordum. "Gerek yok kardeşim, bizim de okuyan kızlarımız var. Sizlere yardım etmek bizim görevimiz" dedi. Al bide burdan yak. Her şey olabilirdi o gece. Şanslıydım, olmadı.
Sonrasında kaç çirkin davranışları olan minibüs şoförlerine denk geldim sayamadım. Şikayet etmek isteyip, nereye şikayet edeceğiz dediğimiz de oldu. Böyle insanlar bu mesleği yapacaksa vay halimize. Şimdilerde zorunlu olmadığım için minibüs kullanmıyorum. Peki bana yardımcı olan, o amcayı unuttum mu? Hayır!
Minibüs durağından çıkıp yol ağzında insanlar ıslanmasın diye minibüsüyle bekleyen yaşlı şoföre denk gelmedik mi? Böyle şeyler de oluyor.
Her neyse demem o ki sokağa çıktığımızda mecburiyetten muhattap olduğumuz hatta yalnız kaldığımız insanların; taksi şoförü, minibüs şoförü başka var mı ? Vardır ama aklıma gelmiyor. Bunların denetimi yapılmalı. Yapılıyorsa, bu nasıl denetim diye sorgulanmalı.
Rahmetle anıyorum, mekanın cennet olsun.
BAŞIMIZ SAĞ OLSUN...
Yorumlar
Yorum Gönder